Ceza İnfaz Sisteminde Üretim ve Eğitim
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Uluslararası Islah ve Ceza İnfaz Kurumları Birliğinin (ICPA) 27. Yıllık Konferansı'nda yaptığı konuşmada, Türkiye genelindeki 403 ceza infaz kurumunda 377 iş yurdu müdürlüğü ve 3 binden fazla atölye bulunduğunu belirtti. Her yıl ortalama 70 bin hükümlünün bu tesislerde üretim faaliyetlerine katıldığını ve 200'den fazla meslek dalında işbaşı eğitimi verildiğini açıkladı.
Konferansın Teması ve Vizyon
Adalet Bakanı Tunç, konferansın "Ceza İnfaz Sistemlerinde Refah: Personel, Sistemler ve Toplum Odaklı Yaklaşımlar" temasının kapsayıcı ve insan merkezli bir vizyona işaret ettiğini ifade etti. Ceza infaz sistemlerinin yalnızca fiziki yapılardan ibaret olmadığını vurguladı.
Personel Sayısında Artış
Bakan Tunç, ceza infaz kurumu personel sayısının 2002'de 25 bin 407 iken bugün 84 bin 343'e çıkarıldığını açıkladı. Psikolojik destek personeli sayısının ise 77'den 3 binin üzerine çıkarıldığını belirtti. 6 Haziran'ın "Cezaevi Personeli Günü" olarak ilan edildiğini duyurdu.
Eğitim ve Rehabilitasyon Çalışmaları
Bakan Tunç, bu yıl 1366 kişinin ceza infaz kurumuna girdikten sonra okuma yazma öğrendiğini, son 8 yılda 145 tutuklu ve hükümlünün hafız olduğunu açıkladı. Denetim altındaki yükümlülerin katkısıyla 1534 okulun yeni eğitim-öğretim yılına hazırlandığını ve 655 "Adalet Ormanı" oluşturulduğunu belirtti.
Fiziki Altyapı İyileştirmeleri
Fiziki koşulları yetersiz 409 cezaevi kurumunun kapatıldığını, yerlerine insan hakları standartlarına uygun, çağdaş ve rehabilitasyon odaklı infaz kurumları oluşturulduğunu ifade etti. Ceza infaz sistemini insan onurunu esas alan ve toplumsal bütünleşmeyi önceleyen yaklaşımla geliştirdiklerini vurguladı.
Gazze'ye İlişkin Değerlendirme
Bakan Tunç, Gazze'de masum insanların haklarının ihlal edildiğini belirterek, insan hakları konusunda çifte standart uygulandığını ifade etti. İsrail'in ateşkes kararına uymasını ve sorunun kalıcı çözümünün Filistin'de bağımsız bir devletin kurulmasıyla mümkün olduğunu vurguladı.
Gelecek Vizyonu
Bakan Tunç, cezayı yalnızca bir yaptırım olarak değil, topluma ve geleceğe yönelen bir iyileştirme süreci olarak gördüklerini belirtti. Adaletin, merhametle disiplinin ve insanlıkla güvenliğin buluştuğu bir gelecek vizyonu inşa edeceklerini ifade etti. Konferansın 31 Ekim'e kadar çeşitli paneller ve çalıştaylarla devam edeceği bildirildi.